Dünyanın En Güzel Sabahları: Nemrut
Birazdan sonsuz bir uykadan uyanır gibi sökecek şafak.
Tanrıları iki yanına almış Antiochos, gurur dolu bakışlarla ufkun aydınlanışını
izliyor. İkibin yıldır her sabah yaptığı gibi... Karanlığın içindeki soğuk
yüzü, iri bir bal damlası gibi beliren güneşle ısınacak, ölüm o zaman yerini
sonsuz hayata bırakacak.
Her ölümlü gibi Kommagene ülkesinin büyük kralı da
ölümsüzlüğü arıyor. Yıllardır binlerce insan da onun bu arayışı sayesinde
dünyanın dört bir yanından kalkıp Nemrut’a geliyor. Yaşadıklarını gezegenin en
güzel sabahlarından birini yaşamak için buraya akın ediyor, onun adını anıyor.
Antiochos sonsuz hayata dilden dile dolaşan adıyla ulaşıyor.
Yıldızlarla dokunmuş gök örtünün pırıltılı karanlığı derin
bir laciverte dönerken herkes ateş sunağında yerini alıyor. Beş yüz metrelik
soluk soluğa tırmanışın yorgunluğu bir çırpıda unutuluyor. Mavinin tonlarında
değişerek aydınlanacağı sanılan göğün rengi bir anda lacivertten yeşile
dönüyor. Yeşil gök, ufukta sarı bir çizgiyle yerküreden ayrılıyor. Öylesine
sert bir rüzgar esiyor ki, en az Antiochos kadar özlüyorsunuz güneşi. Sarı ufuk
çizgisinin üst yanı eflatuna evrilirken bir-iki Fransız, şarap şişelerini
açmaya başlıyor. Japonların fotoğraf makineleri her zaman olduğu gibi yine ve
sürekli çalışıyor.
Eflatun gök, sıcak güneşin yaklaşmasıyla kor gibi kızarıyor,
bir müjde gibi yayılıyor kızıllık tüm gökkubbeye. Çok geçmeden ince bir dilim
güneş merhaba diyor yeni güne. Bu öylesine gösterişli bir sahne ki ruhunuz
coşkuyla ayağa fırlıyor. Bedeninizi uyarıyor, zihniniz farklı çalışmaya
başlıyor. Tarih, mitoloji ve doğa elele verip, hayatı kutsuyor, varoluşu
yüceltiyor. “Yaşıyorum!” demenin hiçbir vesilesi bunun yerini tutmayacakmış
gibi geliyor o an insana.
Rahat bir uçak yolculuğunun ardından Malatya’ya ayak
bastığınızda Nemrut Dağı’na ulaşım pek de kolay değil aslında. Bunun bir
problem oluşturmaması için rezervasyon yaptırılan otellerden ulaşım konusunda
da destek istemekte yarar var. Nemrut Dağı’nın Malatya sınırları içinde kalan
doğu yönündeki Güneş Otel, oda fiyatına ulaşımı da dahil etmiş. Adıyaman
tarafındaki oteller ise konaklama dışında transfer için ayrıca ücret talep
ediyorlar. Malatya Havaalanı’ndan taksiye binerek de Adıyaman ya da Kahta
civarındaki otellere ulaşılabiliyor. Bu yolculuk için 100-150 milyon Türk
Lirası ödeniyor. Dağa en yakın otellerden Euphrat 80 milyon TL karşılığında
sizi Malatya’dan bir minibüs ile alabiliyor. Tabii benzin maliyeti bu fiyata
dahil değil. Sit alanı çevresindeki oteller yıldız sahibi değiller fakat çok
güzel bir coğrafyada yer almanın avantajını paylaşıyorlar misafirleriyle.
Göğün yıldızlarını değil de uygarlığın yıldızlarını
istiyorsanız dağdan yaklaşık 50 kilometre uzaktaki Kahta’da ya da 85 kilometre
uzaktaki Adıyaman’da konaklamanız gerekiyor. İki ya da üç yıldızlı bir çok
seçeneği buralarda bulabiliyorsunuz.
Nemrut Dağı turu, yıllar öncesindeki gibi yalnızca muhteşem
gündoğumu ve günbatımına tanıklık etmekten ibaret değil artık. Kommagene
Krallığı’nın, Pers ve Helen kültürlerinin, İslam eserlerinin izlerinin
sürüleceği çok katmanlı kültürel bir yolculuğun üst başlığını oluşturuyor daha
çok. Bölgeye yapılan seyahatlerin en önemli durağı kuşkusuz Nemrut Dağı fakat
Kommagene Krallığı’nın dört bir yana yayılmış eserleri, Roma ve Memlük yapıları
ve Atatürk Barajı da görülebilecek yerler arasında bulunuyor.
Güney Toroslar’ın
2150 m. yüksekliğindeki tepelerinden biri olan Nemrut Dağı, Kommagene
Krallığı’nın ünlü kralı I. Antiochos Epiphanes’in tümülüsünü ve kutsal mezar
alanını barındırıyor. Toroslar’daki çeşitli yolların birleştiği noktada
bulunan, Suriye'nin kuzeyi, Hatay, Pınarbaşı, Kuzey Toroslar ve doğuda Fırat
Nehri'nin çevrelediği, Adıyaman, Kahramanmaraş ve Gaziantep illerini kapsayan
bir coğrafyaya yayılan krallık İÖ 80-İS 72 yıllarında yörede egemenliğini
sürdürmüştü. Pers ve Makedon kültürlerinin sentezinden doğan, batı ile doğunun
görkemli bileşimi Kommagene kültürünün izleri sayesinde Nemrut 1987 yılında
UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine alındı ve uzunca bir süredir dünyanın
sekizinci harikası olarak anılır oldu.
Orijinal yüksekliği
75 m. olan ancak gerek zamanın gerekse de geçtiğimiz yüzyılın başlarında
yapılan özensiz arkeolojik çalışmaların neticesinde 50 m.’ye kadar düşen küçük
kırma taşlardan oluşturulmuş görkemli tümülüs dağın doruğunda yer alıyor.
Tümülüsün üç tarafına Antiochos tarafından yaptırılan kutsal alanların doğu ve
batı teraslarında sıra halinde
dizilmiş blok halinde sekiz yontma taşın üst üste oturtulmasıyla oluşturulan
8-10 metre yüksekliğinde kireç taşından muhteşem heykeller, kabartmalar ve
yazıtlar bulunuyor. Heykeller, bir aslan ve bir kartal heykeliyle başlayıp,
aynı düzende son buluyor. Hayvanların kralı olan aslan yeryüzündeki gücü,
tanrıların habercisi olan kartal ise göksel gücü sembolize ediyor. Diğer
heykeller her iki tarafta da şu şekilde sıralanıyor: Kral I. Antiochos (Theos);
Fortuna (Theichye-Kommagene-Tanrıça) Zeus (Oromasdes); Apollon
(Mithras-Helios-Hermes), Herakles (Ares-Artagnes).
Kült yazıtlarında
anne tarafından Büyük İskender'den (Yunan-Makedonya), baba tarafından ise
Darius'dan (Pers) geldiğini ifade eden Antiochos, atalarından gelen bu etnik
farklılığı birleştirerek, kültür zenginliği haline dönüştürmenin göstergesi
olarak tanrı heykellerinin yüzünü doğuya ve batıya çevirmiş. Zaten tanrı
heykellerinin isimleri de hem Grek, hem de Pers dili ile kaydedilmiş.
Nemrut Dağı, çevresindeki Kommagene Uygarlığı eserleri ile
birlikte ülkemizin önemli milli parklarından biri. Nemrut Dağı’ndaki dev
heykeller ve tümülüsün dışında, Arsameia (Eski Kale), Yeni Kale, Karakuş Tepesi
ve Cendere Köprüsü de Milli Park sınırları içerisinde yer alıyor.
Kral I. Antiochos kitabelerinde söz edildiğine göre,
Arsameia İ.Ö. 2. yüzyılın başlarında Kommagene'lerin atası Arsemez tarafından
Kahta çayının doğusunda Eski Kahta kalesinin karşısında kuruldu ve krallığın
yazlık başkentiydi.
Güneydeki tören yolunda Mitras'ın kabartma steli, ayin
platformu üzerinde başından dakikalarca ayrılamayacağınız Antiochos-Herakles
tokalaşma steli ve bunun önünde Anadolu'nun bilinen en büyük Grekçe yazıtı,
yazıtın bulunduğu yerden başlayan ve 158 m. derine inen bir tünel ile yazıtın
batısında benzer bir kaya dehlizi bulunuyor.
Adıyaman'a 60 km. uzaklıkta Kocahisar köyü yakınındaki Yeni
Kale, vadinin hemen karşı tarafındaki Arsameia ile birlikte kullanılmış.
Romalılar ve ardından Memlûklular tarafından restore edilen kale en son
1970'lerde bir kez daha onarıldı. Kale içinde çarşı, cami, zindan, su yolları,
güvercinlik kalıntıları ve kitabeler bulunuyor. Kale'den Nymphois'e inen su
yolu bir tünelle Arsameia'ya bağlanıyor.
Milli Parkın güneybatısında Adıyaman-Kahta girişinde
bulunan, Kommagene Kralı II. Mithradates tarafından annesi İsas adına
yaptırılan anıt mezar ise sütun üzerindeki kartaldan dolayı Karakuş Tümülüsü
olarak anılıyor. Orijinalinde doğu, batı ve güney yönlerde dörder sütun varken
günümüze doğuda iki, batıda ve güneyde birer sütun kalmış durumda.
Cendere Köprüsü de Adıyaman'a 55 km. uzaklıkta ve Karakuş
tümülüsünün kuzeydoğusunda yeralıyor. Kahta çayının en çok daraldığı kesimde
iki ana kaya üzerinde 92 iri kesme taştan yapılan bir büyük kemer ve doğu
tarafındaki küçük bir tali kemerden oluşuyor. Kommagene’nin başkenti olan ve
bugün Atatürk barajı’nın suları altında kalan Samsat'ta karargah kuran XVI.
Roma Lejyonu tarafından İ.S. 200'ün başında inşa edilen köprünün Roma hükümdarı
Septumus Severus ile Romalılar tarafından askerlerin anası olarak anılan eşi
Julia Domna adına yaptırıldığı anlaşılıyor.
Küçük bir krallıktan beklenemeyecek kadar büyük bir miras
bıraktı Kommagene. Antiochos’un amacı Batılıların dini ile Doğuluların dinini
birleştirerek bir dünya dini yaratmak ve Nemrut Dağı'nı onun merkezi yapmaktı.
Kendisi de bu sayede tüm dünyaya hükmedecekti. Ve bu da ölümsüzlüğe kavuşmanın
bir yoluydu. Hedeflerine ulaşamadan ve büyük eserini tamamlayamadan öldü. Ne
var ki onun iki dünyayı buluşturma, birleştirme hayali Avrupa ile Asya
arasındaki Anadolu uygarlıkları için hep kalıcı bir hayal oldu. Bu hayal,
günümüz Türkiye'sinin de politikalarını ve gelecek planlarını belirlemiyor mu?
Yorumlar
Yorum Gönder